Yorgunluk
- Sabo Kosimova
- 17 May 2017
- 3 dakikada okunur

Kendime engel olamıyorum,
seni hala seviyorum ...özlüyorum
Bilmiyorum alışamadım daha doğrusu alışmak istemiyorum,
gelirsen boynuna asılacakmışım ve omuzlarını yaşlarım ile ıslatacakmışım gibi
bu satırları yazarken de masayı ıslatıyorum
Yorgunum..Ruh halimi anlatmak beni yoruyor , anlatmaz isem de içimde doluyor
Anlatırsam da anlamazsın ama ben yine de yazıyorum
biliyormusun çok ünlü bir hikaye var :
bir adam psikologa gider mutsuzluktan -hayattan bıktığından fln bahseder psikolog ise yakınlarda açılan bir sirkten ve orda mükemmel bir palyaço adamı örnek verir adamın hayattan aldığı zevk..ve insanları çok güldürdüğünü söyler . Adam ise ' o palyaço benim ' der..
evet bu hikayenin bir yerlerinde kendimi buldum
ben nötron bir insanım , gündüzleri pozitif yüklü dinamik -geceleri ise negatif yüklü durgun ... ve herkes te beni çok mutlu sanıyor ,aslında yalan da değil gündüzleri çoğu şeyleri unutmak için enerjik davranıyorum kendi derdimi düşünmeye vaktim olmazsın diye , kesinlikle rol yapmıyorum küçük şeylerden mutlu olmaya bakıyorum çünkü zaten insanların üzülmesi için büyük sebepler var bu yüzden küçük te olsa bazı güzellikleri görmezden gelemem , ama gece olunca o küçük şeyleri bulamıyorum ,gece olunca gülüşler nöbetini yaşlara bırakıyor..kendim ile başbaşa kalıyorum düşüncelerim sorularım beni kemiren o şeyler ile baş başa...
neye üzüleceğime şaşırdım bir taraftan ailevi şeyler,kardeşlerime mi üzülsem Anneciğime mi detaylara girmek istemiyorum ,sadece çöküşe tanık oluyorum elimden pek birşey gelmiyor ..
aslında şimdiki kadar olmazsa da çocukluktan beri kötüydü ailevi hayat ve ben çocukluktandır sığınak arıyordum sonra farkettim ki insanın en iyi sığınağı kendisi -sana ölünceye kadar eşlik eden kendin , seni her an teselli eden motive etmeye çalışan bazen de hikayene içtenlikle ağlayan kendin, ve beni anlayan kendim ...kendime sığınarak güçlendiryordum kendimi değiştirdim olumlu kılmaya çalıştım bu yüzden bence zamanında çok güzel işler başardım da ama bu aralar yorgun düştüm ,
diğer taraftan son vizelerim .Evet bi iki güne kadar yetiştirmem gereken çok işlerim var ve bende ders çalışmaya karşı muazzam isteksizlik halsizlik..sınıfta kalma olasılığı çıldırtıyor beni burslarım kesilecek ve bana inanan insanları hayal kırıklığına uğratacağım ama bu bile ders çalışmaya kamçılamıyor öyle büyük bir isteksizlik ..
bi taraftan gözlemlediklerim..insanlar çok yoruyor ..empatiden yoksun insanlar..zalimler ve mazlumlar her 2 grup ta beni yoruyor...Aksaraydaki pezevenkleri hiç saymıyorum bile ,baştan sona kapalı giyindiğinde bile laf atıyorlar ,laf işitmek ve hiç tanımadığım birilerin de haksızca laf işittiğini duymak , hepsi beni yoruyor ...İnsan kavramına layık olmaya çalışmayan bütün insanlar yoruyor
yeni dünya düzeni de çok yoruyor
geçende (4gün önce) kamptan şehir merkezine geldiğimde içime karanlık bulutlar çöktü evet bitanem ; insanların koşuşturmaları,korna sesleri ,kalabalıklar ,soluduğum kirli hava hepsi yoruyor beni ..canlıdan ziyade makine görüyorum her yerde ağaçlardan çok arabalar ,binalar .. kirli aç sussuz sokak hayvanlarına üzülyorken her yer hasta veya yaşlı dilenci insanlar ile dolmuş . Tarihte uğruna nice savaşlar verilmiş,nice şiirler yazılmış bu güzel İstanbul’un ruhunu kirlettiler..gerçi bu sadece bu şehir için geçerli değil..bütün bu lanet yeni dünya düzeni.. O kadar yorgunum ki kurduğum hayalleri bile sahiplenemiyorum artık..sanki onlar benim değillermiş gibi bazılarını unuttum bile insanlık için , yahut kendim için kurduğum bunca hayaller...
Herşey gözüme batıyor ,yoruyor
diğer taraftan sevgilim ,senin bıraktığın boşluk... ve boşluğu doldurmak isteyen senden haberi olan / olmayan birkaç düzgün insan onlar da yoruyor redetmek beni yoruyor kabul etmek ise çok daha imkansız ..herşey beni çok yoruyor
Sevgilim demişken ,eski sevgili diye düzelteceksin belki içinden - ama hayır sevgilim demem için çıkmamıza gerek yok karşılıklı olmak ta zorunda değil SEVGİden türemiş bişey bunun için de sevgi'nin özne olmuş halidir sevgilim ..
Boşluk demiş iken
bu kadar basit miydi ?yani yaşanılanlar ?evet belki de çok bişey yaşamadık,peki ama kurulan hayaller bütün bunları yaşamayacak mıydık ?sana söylediğim ve söylemediğim merkezinde senin bulunduğun bütün hayallerim?sende kurmuşsundur onlara ne oldu? peki ya hisler ? Cidden merak ettim hissettiklerini mi şiire dökmüştün yoksa şiir yazmak için mi hissetmiştin ..peki başka sorum ; hani senin mükemmeliyetçiliğin nerede , güya benden daha çok mükemmeliyetçiydin ..herneyse belki de mükemmeliyetçilik ''ilk ve son'' ''tek''gibi kavramlarda değildi..başka birşeydi
Peki son bir soru sevgilim ; BİZ bu kadar basit miydik? Daha doğrusu gerçekten ''BİZ''diye birşey var mıydık?
Yoksa bütün bunlar benim bize dair gerekli gereksiz her şeye derin anlam yükleyip oluşturduğum bir HAYALSÜLASYON mu?
Kalbimin sızısı na ... 18 Mayıs 2017 /Sabo KOSİMOVA
Son Yazılar
Hepsini GörKuşları çok seviyorum, özellikle de güvercinleri, posta güvercinlerini .. Bir kuş olmayı isterdim, hayır hayır bir kuş olsaydım büyük...
Bu gün sevgililer günüymüş o halde ben de sevgililerimi anmadan geçmeyeyim. Benim sevgililerimin bedenleri ölü, çürümüş ve kokuşmuş...
Comments